Çalıntı Hayat

Şu sıralar ne seyretsem diye düşünüp , ne izleyeceğinizi bulamadıysanız bana kulak verin derim ...
Çalıntı Hayat  (The Words) izlemeyenler sözüm size , ki blog yazıyorsanız, yazmak tutkunuz ise , yazarlar , kitaplar ile de ilgiliyseniz, benim çok fazla hadi izleyin dememe gerek yok  ...
Hele hele hani şu bizim yakışıklı Bradley Cooper da başroldeyse .....
Yine bir aşk hikayesi canlandı değil mi gözünüzde ..? Oysa durum hiç de öyle değil ...
Dram , gizem ve aşkla birbirine sarmalanmış abartısız , oldukça sakin giden filmin içiçe hikayelerinde vurucu düşünceleri ve ders niteliğindeki anları yakalayabiliyorsunuz ...
Yani filmin merkezini roman , kitap , yazar oluştursa da farkında olarak ya da olmadan başkalarından çalınan hayatlar hakkında çok düşünür oluyorsunuz ...
Yazarların yaşadıklarını daha iyi düşünmeye ve kelimelerin gücünün önemine dikkat kesiliyorsunuz ...
Bazen bir iş için ne kadar uğraş verirseniz verin , kendinizi ne kadar o işe adarsanız adayın , olamayabileceği gerçeğiyle yüzleşiyorsunuz ...
Film biterken yüreğimde , aklımda tarifsiz duygular , vicdanım ve film müziği ile kalakaldım ....

 " Hepimiz hayatta seçimler yaparız .

Zor olan onlarla yaşamayı bilmektir .  "

The Words İnternetten Alınan Film Görseli

2012 yapımı The Words filminin iki yönetmeni Brian Klugman ve Lee Sternthal , aynı zamanda filmin yazarlığını da yapmışlar.
Filmin başrollerinde Bradley Cooper, Dennis Quaid, Jeremy Irons ve Zoe Saldana ve ayrıca küçük bir rolde de Olivia Wilde yer alıyor .
Bradley Cooper yani bizim yakışıklı , Rory Jansen adlı tüm çabalarına rağmen yayıncıların ilgisini çekemeyen başarısız bir yazar rolünde ... Oldukça zor şartlarda aşık olduğu kadın ile evleniyor . Karısı balayını geçirdikleri Paris’teki bir vintage mağazasında gördüğü eski, deri evrak çantasını ona hediye ediyor. Bu arada geçimini sağlamak ve sevdiği sektörün içinde bulunabilmek için bir yayınevinde çalışmaya başlıyor . Bir gün çantanın içinde daktiloyla yazılmış taslak bir roman görmesi  ve kendisi yazmış gibi hayata geçirmesiyle her şey değişiyor .

Film  Rory Jansen 'ın ödül aldığı sahne ile ve yaşlı bir adamın bu anları izlemesiyle başlıyor .
Kitabın asıl sahibi yaşlı adamın karşısına çıkmasıyla aldığı ödüller , para , saygınlık derken kitabın kazandırdıklarının bir anda yok oluşu diğer  hikayeyi doğuruyor . “ Çalıntı Hayat ” işte tam bu kısım ...
Sonrasında kitabın nasıl yazıldığının ve yaşlı adamın hikayesini izliyoruz .

Fragmanını izlediğinizde zaten oldukça tahmin edilebilir bir senaryo diyebiliyorsunuz ... Ancak beklenmedik gelişmelerle film izlenmeyi hakkediyor bana göre ...

Üç farklı zaman diliminde kurgulandığı için de sanki üç ayrı film seyretmiş gibi oluyorsunuz ...

Kitabının çalıntı olduğunu  yayınevi yöneticisine söylediğinde aldığı cevap ;
“ İnan bana, bir yazar bunu ilk defa yapmıyor ” ile bambaşka bir durum yaşıyorsunuz ...

Kim haklı kim haksız .... ?

Yapılan seçimlerden geriye dönüş mümkün mü ...?

Bu arada müzikler de bir o kadar güzel ...

Bakalım sizlerin yorumları ne olacak ...?

Keyifli pazarlar ...