İstanbul 'da Bahar Yaşamak

Bu yazı benim gibi bahar coşkusu ile dolup taşanlar için olsun ...
Bahar ; umutları , tazeliği , bereketi ile hepimizin yüreğine ve evlerine huzurlu mutluluklar getirsin ...
Adeta doğayla birlikte bize de bir tazelenme sihri taşısın …
Arınalım üzerimizdeki hüzünlerden , kötülüklerden , acılardan , vicdansızlardan ....

Benim için İstanbul 'a en çok bahar yakışıyor ...
Bahar her yere yakışır ama ülkemin en kalabalık , hareketli , trafik yoğunluğu vb derken yaşam zorluklarının en çok hissedildiği stresli şehrime bir başka hava katıyor . Büyük şehir hastalıkları bizde daha çok ya ; bize biraz bahar lazım ....

İstanbul 'a bahar bir başka yakışıyor ...
Tıpkı bahara yakışan “ Aşk ! ” gibi ....

İstanbul 'da Bahar Yaşamak

İstanbul 'da baharı karşılarken belki de biraz daha fazla Ahmet Hamdi Tanpınar okumak lazım .....

“..... ben İstanbul baharının yarı hasta, havada, suda gizli ürpermeler, tereddütlerle dolu başlangıcını severim, ..... ”

İstanbul 'da bahar yaşamak ; erguvanlar , morsalkımlar , papatyalar , güller , sümbüller , manolyalar , laleler , rengarenk açan ağaçlar  ile donanmak demek ...
Boğazda yeşil , mavi ve bahar çiçekleri ile bambaşka bir renk cümbüşü demek ...
İstanbul 'da bahar yaşamak ; büyüsüne kapılıp şehre aşık olma hali demek ...

Emirgan Korusu

Nadide erguvan ağaçları çiçeklenince İstanbul 'a bayram yaşatır ...  Bahar coşkusu ile romantizm ve aşka sürükler .... Nisan ayı ortasıyla mayıs ayı ortalarına kadar şehri kendilerine has pembe - mor renkleriyle süslerler . O kadar narindir ki , çabucak geçer mevsimi ... Ama dökülen çiçeklerin yerde oluşturduğu görüntü bile şahanedir . Erguvanlı hayaller deryası oluşur .. Biliyor musunuz ; erguvan , yaprak vermeden önce verir çiçeğini ... Erguvan mevsiminde bu güzellikleri anlatan özel tekne turları düzenleniyor .... Hala erguvan turlarına katılamadım ama ; boğazın çocuğu olarak o güzellikleri karadan da olsa yaşamak bana yetiyor .

Erguvan ağaçları ve laleler

Emirgan Korusu , bu güzellikleri barındıran yerlerden biridir . İstanbul ve baharı yaşayabilmek için  gittim . Size biraz bahar getirdim ... Benim gözümden ve yüreğimden ...
Öncelikle bilmeyenler olabilir düşüncesi ile kısacık bilgi aktarmak gerekirse ; İstanbul Boğazı 'nda İstinye ve Emirgan semtleri arasında yer alan oldukça büyük bir korudur . Emirgan Korusu içerisinde Sarı Köşk , Pembe Köşk ve Beyaz Köşk bulunmaktadır . Şelaleli  yapay havuzda kuğular ve ördekler vardır . Biyolojik küçük bir gölet bulunmaktadır . Gölette balıklar , kurbağa ve kaplumbağa görmek mümkündür . Koru içerisinde Lale Müzesi ve çiçek satış noktası da bulunmaktadır . Ayrıca çocuklar için özel ve farklı oyun parkları da mevcuttur . Basketbol sahası vardır . Ateş yakmadan piknik yapabileceğiniz alanlar bulunmaktadır . Yürüyüşler için oldukça güzel ...
2006 yılından itibaren her yıl Nisan ayında Lale Festivali düzenlenmektedir . İstanbul 'da lale mevsimi Nisan ayında başlıyor ve Mayıs ayında bitiyor . Bu dönemlerde Gülhane Parkı , Yıldız Korusu , Beykoz Korusu , Büyük Çamlıca Korusu , Küçük Çamlıca Korusu , Fethi Paşa Korusu , Hidiv Çubuklu Korusu , Gözdağı Korusu , Emirgan Korusu gibi yerlerde İstanbul Lale Festivali düzenleniyor .
Lale Festivali döneminde Emirgan Korusu 'na ilgi oldukça yoğun oluyor . Emirgan ve İstinye trafiği felce uğruyor . Boğaz için öyle kilit bir nokta ki ; bölge yaşayanlarının günlük yaşantısını gerçekten de etkiliyor . Bu dönemde ziyaret edeceklerin park yeri bulmak ve koruya girebilmek için de trafik eziyeti çekmemeleri mümkün değil .
İnternetten baktığımda 11 Nisan Festival başlama tarihi gözüküyordu . Ama doğru olan ; Emirgan Korusu etkinlik süresi ; 09 - 30 Nisan 2016 tarihleri arasında ...
Daha önceki senelerde olduğu gibi , kalabalıktan uzak kalabilmek adına ben festival öncesi gitmeyi tercih ettim . Ancak , hafta içi ve festival öncesi olmasına rağmen koru girişinde yine caddelere uzamış araç kuyruğu vardı . Korunun içi dört bir yandan gelen insan akınına uğramış gibiydi . Sadece özel araçlarıyla gelenler değil otobüslerle gruplar halinde gelen ziyaretçiler de bulunuyor .

Emirgan Korusu Lale Festivali

Ben doğayı kendi sesi içerisinde ve huzurla yaşamayı sevenlerdenim . Fotoğraflarımı çekerken de doğayla bütünleşmeyi seviyorum . Bu arada blog sayfamda kullandığım tüm fotoğrafları kendi cep telefonum ile çektim . Profesyonel fotoğraflar çekebilecek düzeyde bir bilgim ve fotoğraf makinem yok ... Ama hepsi ' bana özel anların ' yakalanması ...Benim şahsımın şahaserleri , mutlulukları , hazineleri  ... Bir kaç kare sizler için paylaşacağım ; umarım yürekleriniz bir parça şenlenir .

Bu seneki güzellikleri de yakalamaya çalıştım . Ama şahsi fikrim ; bu yıl Emirgan Korusu eski güzelliğinde değildi . Yanlış anlaşılmasın ; yanımızdan kim geçse elinde telefonu ve içinde bulunduğu güzellikleri anlatıyordu . Ancak ben de geçen yılların özlemi depreşti .
Daha önceleri ana giriş kapısından girdiğinizde piyano ve gitar çalan doğayla bütünleşen konseptler karşılıyordu sizi ... Konfetilerden hazırlanan balıklar vs ... Bu yıl İstanbul Büyükşehir Belediye logoları kullanılmış . Zaten betonlaşan bir şehirden uzakta kalmaya gittiğiniz yerde ,  doğaya yakışan şekilde bir konsept hazırlanabilirdi . Ben hoşlanmadım , sıcak gelmedi ...
Bence lalelerin bir kısmı erken ekilmiş .Sanki festival Nisan başı başlaması gerekirken birden ileriki tarihlere alınmış da laleler solmuş gibi bir hava hissettim . Bazı laleler de daha açmamış , nasılsa onlar festival tarihinde açarlar . Belki solan laleler yerine festival tarihinde açmış yeni laleleri ekerler . Körpecik açması beklenen sümbüller dikilmiş .
Laleler ile yapılan peyzaj süsleme de sanki bu yıl eksik kalmış . Daha az lale kullanılmış . Derya gibi akan lale şelaleleri gitmiş .
Arap sümbülleri ( Muscari ) mor bir deniz gibi lalelerin arasına serpiştirilmiş . Binlerce arı ile bahar aşkı yaşıyorlar .

Baharda Emirgan Korusu

Ben gittim , gördüm ve hissettiklerimi yazdım ....
Bizler yetinmesini bilen ve elindekiyle şükredebilen insanlarız ya ; imkanınız varsa yaşayın bu güzellikleri ...
Fotoğraf tutkunuzu yaşayabilmek adına ve çok kalabalık olmasın diyenlerdenseniz ; erken saatlerde ve hafta içi gitmenizi  tavsiye ederim .
Güneş ışığının fotoğraf çekmek için pek uygun olmadığı bir saatte gittim ve 200 'den birazcık fazla fotoğraf çektim . Bunlar bazıları , kalanları şahsi instagram hesabımda ve ayrıca didemikabirdelibirdolu instagram hesabında paylaşacağım .

Sevdiceklerinizle beraber baharın tadını çıkarmanızı dilerim ....

Erguvan aşkına